Wednesday, January 14, 2009

Enerji = Mutluluk

Güneşin kendini özlettiği, gri ve ıslak günlerin hüküm sürdüğü şu sıralar zaman zaman sizde enerji düzeyinizde düşüklük hissediyormusunuz? Benim gibi sabah kalktığında güneşin parlak ışıkları ile doğal yoldan günlük gerekli enerjisinin yarısını anında depolayabilen biriyseniz, bu günler biraz zor geçiyor olabilir. Mutlu, keyifli, tutkulu, hayal ettiklerimize koşar adım ulaşmak, dolu dolu yaşamak için enerji düzeyimizi yükseltmek zorundayız.

İşte enerji düzeyimi yükseltmek için kullandığım benim 4 maddelik küçük reçetem:


1) Yediklerimize, içtiklerimize dikkat etmek: Daha çok sebze meyva, daha çok yeşil çay,daha çok bitkisel çaylar, bol bol su, vitamin takviyesi. Sabahları güne enerji yükleyerek başlamak için müsli, ve taze sıkılmış bir bardak portakal suyu.

2)Hareket: Biliyorum spor yapmak her zaman kolay olmuyor, vakit zor bulunuyor ama biraz ekstra çaba ve yaratıcılıkla mümkün. Ve havalar soğuk olsa da, yağmurlu olsa da, sıkı sıkı giyinip, bir de renkli kocaman bir şemsiye alıp illaki yürümek..

3)Enerjisi yüksek insanlarla beraber olun: Karamsar, negatif, sürekli ondan bundan şikayet eden insanlarla beraber olduğunuzda enerjinizin emilip gittiğini hissediyormusunuz? Enerjisi yüksek, olumlu insanlarla zaman geçirmek, bizimde enerji düzeyimizi de yükseltecektir.

4)Enerji ikamesi: Halihazırda enrjimizi bloke ettiğimiz alanlardan, açığa enerji çıkarabilmeliyiz. Evimizdeki ve zihnimizdeki fazlalıkları, zamanı geçmiş her tür emtea'yı süpürüp atıp, hayatımızda yeni boş alanlar yaratabilmeliyiz. Dolapları yıllardır istila eden, bir gün nasılsa kullanacağız diye tuttuğumuz bir dolu eşya, hatırası olduğunu düşündüğümüz için bir türlü kıyıp atamadığımız yığınla vırtı zırtı... Kullanmadığımız eşyaları ihtiyaç duyabileceklere dağıtmak, hatıraların en güzellerini ise zihnimizde biriktirmek ve geleceğe odaklanmak sonuçta hayatımızı basitleştirirken, enerji seviyemizide yükseltecektir. Ya zihnimizdekiler..... Artık geçmişte kalmış, bugünde, şu anda değiştiremeyeceğimiz olaylar için, kızgınlıklar, kırgınlıklar için halen harcamakta olduğumuz enerjiyi, şimdideki projelerde kullanmak daha akıllıca ve verimli olmaz mı? Kısaca sıkı bir temizlik, hem evimizde, hem zihnimizde....

4 comments:

kekvekahve said...

sevgili ayşegül reçeten aslında çok basit.gerisi bunu uygulamadaki istikrarımıza kalmış.

Kirpikteki Gözyaşı said...

Paylaştığın için teşekkürler Ayşegül! Çok yararlı bilgiler.

Basak said...

en çok da dolap bekleyen eşyalar enerji çalıyor, sinsi sinsi... çünkü göz önünde değiller veya göz önünde olsalar da hediye,dekorasyon,hatıra diye yer işgal etmelerine izin verilmiş. %80'inin enerji hırsızı olduğunu düşünüyorum.

Ayşegül Taştaban Erzincanoğlu/ Behçet said...

Sevgili Kek ve Kahve,
aslında galiba en zor uygulanabilir olanlar, en kolay reçeteler..

Merhaba kirpikteki gözyaşı, ve sevgiler..

Sevgili Basak
hoşgeldin.. Ah o dolapların dibini ne zaman bulacağım hiç bilemiyorum. Sürekli boşalttıkça sanki yenileri ürüyor.. Ama bu sene kararlıyım, en azından yıl sonunda daha nefes alabilir dolaplara sahip olacağım..