Nasıl hesaplamışlar bilmiyorum ama zihnimiz günde ortalama 20.000 farklı düşünce üretiyormuş. Uykuda olduğumuz saatleri hesaba da katmazsak tek kelime ile heba oluyoruz demektir. Meditasyon öğretilerinde sürekli ağaçtan ağaca atlayan maymunlardan esinlenerek, zihnimizin bu olağan halini maymun zihin olarak nitelemişler.
Asıl inanılmaz ama doğru olan ise tüm bu düşüncelerin neredeyse tamamının artık bitmiş gitmiş olan bir geçmiş ya da henüz var olmamış bir gelecek hakkında olmasıdır. Olabilecekler için endişelenir, bizi heyecanlı, çaresiz, tutkulu, öfkeli, kırgın ve korkak hissettiren binlerce şey düşünür ve hatta kendi kendimizle de konuşuruz, ve tüm bunlar olup biterken ne olur biliyormusunuz, tek gerçekolan ve herşeyin oluştuğu o an, yani şimdide olanlar bilinçsizce elimizden kayıp gider.
Düşüncelerimiz hareketlerimizi, verdiğimiz kararları belirler, yaşadığımız hayatı, kim olduğumuzu şekillendirir. Ama bu düşüncelerin olduştuğu ortamı – hadi oraya maymunlar gezegeni diyelim – ne kadar tanıyoruz, hiç orayı ziyaret ettik mi, üzerindeki kontrolumüz ne kadar biliyormuyuz…
Hayalde değil de, şimdide yaşayabilme yeteneği dünyadan zevk almamızı sağlar. Dönüp dolaşıp bu konu hakkında sık sık yazacağım ama şimdilik bu yeteneği kazanabileceğimiz yer olan maymunlar gezegenine kısa bir yolculuk yapalım. Sınırlarında durup içeride olanlara uzaktan bakalım. Sonrasında bu gezegende yapacağınız yolculukların detayları, keşiflerin ve fetihlerin ne kadar olacağı ise tamamen size kalmış.
İşte size maymunlarla hemen karşılaşabileceğiniz bir yol: Sessiz, sakin kalabileceğiniz bir yer bulun, rahatça oturup gözleriniz kapatın ve sadece aldığınız ve verdiğiniz nefese odaklanın. Bir süre sonra aldığınız nefeslari bir den başlayarak saymaya başlayın, her ne olursa olsun aklınızdan bir düşünce geçtiğinde, yani bir maymun zıpladığında durun, onu fark edin ve tekrar başa dönerek bir den saymaya başlayın. Ve hoşgeldiniz maymunlar gezegenine..
Bu yılı hayatımın en güzel yılı yapmaya karar vererek yola çıkan bana gelince… Şimdilik birkaç tane iri maymun yakaladım, ehlileştirmeye çalışıyorum ama çoooook direniyorlar.
6 comments:
Sevgili Ayşegül...
Benim maymunlar resmen klan oluşturmuşlar.Bu yazıyı okurken bile hoplayıp zıplıyorlar.Anladığım kadarıyla benim işim çok zor.Bunları ehlileştirmeye kalkışmam bile onların gazabına uğramama yeter.:)
Ama bahsettiğin meditasyon sırasında tek tek avlayıp, nüfuslarını azaltmaya karar verdim.:)
Ve , ilk adımımızı atmamızı sağladığın "Maymunlar gezegenine yolculuk" için çok teşekkürler...
Benim maymunlar da hoplayıp zıplıyorlar hep. Hemde kuyrukları birbirine dolanmadan. Şu yöntemi uygulayayım bakalım. neler olacak?
Benim maymunlarım bana o kadar hükmediyorlar ki ve bunun yanında açıkçası irilikleri de beni feci ürkütüyor. Ama bu sefer vazgeçmeyeceğim. Biraz yorucu olacak ama kesinlikle değer :)
bende deniycem gerçekten zor olsa da yapmak gerekiyor.
dua ederkende yapsak nasıl olur acaba
Sevgili blog komşularım,
umarım bir gün sayısı azalmış maymunlarımızla huzurlu bir yaşam kurmayı hep beraber başarabiliriz.
Sevgili Elit,
dua etmenin gücüne yürekten inanıyorum, ama herşeyi de Allaha bırakmamız lazım gibi geliyor bana. Yürekten istemek ama bir o kadar da uğraşmak...
dolu dou yaşamak kelimesini ne ksdar çok kullandığımızı düşünüyordum, içini dolduramadığımız bu tanımı "google"da ararken buldum sayfanızı. Kafam çok karışık. 6 ay önce istifa ettim, ne yapmak istediğimi bile bilmiyorum. Parasızım, işsizim, vaktimi boş boş geçiriyorum. Maymunlarla da başım dertte,kendimle de.
Post a Comment